12 Gün Boyunca Adıyaman #Deprem

12 Gün Boyunca Adıyaman #Deprem
Yayınlama: 23.02.2023
A+
A-

Adıyaman Ticaret Odası bahçe duvarında şöyle yazıyordu.. “Hayaller İptal” Her birimizin bir hayali vardı saatler 04.17’yi gösterene dek. Şimdi o hayaller ya iptal oldu veya ertelendi. Gün BİRLİK olma günü.

Hüseyin Akkaş – Türkidare
Yazacaklarımda yanlış anlaşılmaktan Allah’a sığınırım.

Enkaz altında kalan sadece insanlar ve eşyalar değildi,

Bazılarının ahlakı ve vicdanı da aynı enkaz altında kaldı!

12 gün boyunca #Adıyaman ‘da şahit olduklarımızın bir bölümünü arşive not olması için bu satırları kaleme almış olalım.

Sabiha Gökçen Havalimanında üstünde arama kurtarma kıyafeti sırtında çantası olan 4 kişiyi araca alarak Adıyaman’a doğru yola çıktık.

Yolda Adıyaman’da ki ihtiyaçlara yönelik yaptığımız görüşmeler sonunda Ağrı’dan yola çıkan araçların güzergahında olan yerlerle görüşme sağlayarak yardımların alınmasına yardımcı olduk.

Bu kapsamda Adıyaman merkez ve Kahta ile kurduğumuz irtibat sonucunda

Ahlat Kaymakamı Fikret Dağ

Bitlis Vali Yardımcısı İzzet Cem Eser (104)

Batman Vali Yardımcısı Murtaza Ersöz (103)

Silvan Kaymakamı Hasan Uguz (103)

Siverek Kaymakamı Aziz Gölbaşı

İle görüşerek acil yaşam ihtiyaçları konusunda verdikleri desteğe bu aziz milletin bir ferdi olarak teşekkür etmek istiyorum. Burada bir konuyu belirtmek lazım ki yukarıda ismi geçen MİA deprem bölgesi için planladıkları ve organize ettikleri yardımlardan ayrı olarak seferber olup üstün bir koordinasyon sağladıklarını yazmakta fayda var.

FOTO GALERİ İÇİN TIKLAYINIZ

ALLAH BİZLERİ AFFETSİN..

Bugün kendimi sorguya çekip pişmanlığın var mı diye sorduğumda verebildiğim tek cevap: Acaba enkaz altında “Sesimi duyan var mı?” diye bağırdığımızda verdiği sesi, duvara vurarak çıkarttığı sesi duymadığımız var mıdır? Hayata tutunmak için kurtarılmayı bekleyen bir fazla cana nefes olabilir miydik? Bu cümlelerin pişmanlığı ve vicdani sorumluluğunu taşımak omuzlarıma zor geliyor.

Enkaz altından canlı olarak kurtarılanların yakınlarının yaşadığı sevinç ile yine aynı enkazdan çıkardığımız cansız bedenlerin yakınlarının “hiç olmazsa cansız bedenine kavuştuk” cümleleri ile yaşadıkları buruk sevincin aynı olduğuna şahit olduk.

Enkaz başında çalışırken ailesinden birinin çıkarılmasını bekleyen yakınlarının gelip bizi kucaklayarak teşekkür etmelerindeki çaresizliğin birleştirici gücüne şahit olduk.

DEVLET TAKLİDİ YAPANLAR..

Cansız bedenleri çıkartırken yakınları o hallerini görmesin diye battaniyelerle enkazın çevresini kapatırken,

Yüzü toz ve toprak içinde kalanların yüzlerini ıslak mendille silerek ailelerin acısını bir nebze olsun hafifletmek için gayret gösterirken,

Acıkmışsınızdır, susamışsınızdır diye kek ve su getirenlere “şurayı halledelim ondan sonra” diyerek yeme ve içmeyi ertelerken,

Kucakladığımız cansız bedenlerin üstümüze sinen kokularından ve hayallerinden gece uyuyamazken,

Yaşadıklarımızın, gördüklerimizin sonucu bazen sevinçten bazen kederden gözümüzde yaş kalmazken..

Aşağıda yazılan;

Sıcak ofislerinde arama kurtarmayı yanıltanlardan,

Devlet taklidi yapan ahlaksızlardan,

Milleti kaosa sürükleyecek harekette bulunanlardan,

Sosyal mecrada bizlerin zamanını boşa harcatan sıcak ofislerinde kahvelerini yudumlarken vicdanı kahpeleşenlerden,

Eğer devletin gerekli erkleri hesap sormazsa onları da 99 isminden biri olan Adil isminin sahibine havale ediyorum.

UNUTAMADIKLARIMIZ..

İnsan olarak adlandırılan biz acizlerin kalpleri acıya, gözleri yaşa mühürlenir mi diye sorarlarsa cevabım “Evet” olacaktır. Meğer insanın yüreği ne büyük acıları kaldırıyormuş ama biz bunu bilmiyormuşuz.

İnsan bir başka insanı kendinden daha fazla düşünür mü diye sorulduğunda;

Enkaz başında acıda ve sevinçte birleşenlerin dirayetli duruşları ile birlikte olmalarını, paylaşımda yanındakini tercih etmelerinde ki samimiyeti şahit olarak gösterebilirim.

Köylerin ihtiyaçlarını karşılamak için gittiğimizde köylü amcaya “Ekmeğin var mı?” diye sorduğumuzda bugün için ekmeğim var sabaha çıkarsam devletim gönderir, devletim göndermezse milletim gönderir diyen amcanın cevabını aktarabilirim..

Bir başka köyde römork üstüne muşamba ile derme çatma başını sokacak yer yapan amcaya “Çadır gelecek bugün” dediğimizde Çadır geldiğinde evi yıkılanlar var onlara verdikten sonra kalırsa bana da verirsiniz diyen amcamızın cümlelerini aktarabilirim..

Adıyaman’da Hocanın Yeri olarak bilinen lokantasını ilk iki gün bütün vatandaşa kendi deposundaki ürünlerle eşi ve üç kızı ile yemek yaparak yaklaşık 3 bin kişiye yemeye, içmeye, konaklamaya açan Levent beyin “Ben bu toprağın çocuğuyum, insanlarımıza bugün kapıyı açmayacaksak batsın bütün mal.. Eşim, anam, çocuklarım sağ olarak buradalar. Adıyamanlıların ve bize yardıma gelenlerin hizmetkarıyız.. cümlelerini aktarabilirim..

Mardin ili Derik ilçesinden gelen gönüllüler enkazda buldukları ziynet eşyalarını iki gün boyunca bagajlarında sakladıktan sonra sahiplerine eksiksiz olarak teslim ettiklerinde gözlerindeki mutluluğun dünya malı ile karşılık bulamayacağını aktarabilirim..

Ve 12 günde yaşadığımız nice güzellikler…

SONSUZ TEŞEKKÜRLER..

Meğer ağlamak, ağlayabilmek, ciğerini yırtarcasına haykırarak gözyaşlarını silmek ne büyük özgürlük ve nimetmiş ama bunu fark etmemişiz. Bir noktada tıkanıyor insan, ağlayarak atmak istiyorsunuz içinizde biriken düğümlenmiş duyguları..

Ama yapamadık..

Çalıştığımız bölgede koordinasyonu sağladığımız için oradaki motivasyonun düşmesin diye insani hislerimize kelepçe üstüne kelepçe vurduk..

Ta ki Adıyaman’da enkazları dolaşan Koordinatör bir Valimizi 6. gün karşımda görene dek. Sığınacak bir liman, halimizi anlayacak bir yürek olarak görmüş olmamdan olsa gerek kucaklaşırken ancak duygularımı serbest bırakabilidim..

Adıyaman’da görevli olan MİA içerisinden dönemi yeni olmasına rağmen adeta 15 yıllık MİA tecrübesi ile gayret göstererek sahaya koordine olan;

Muhammet Tugay’a (104)

Süleyman Bakan’a (106)

Soner Divli’ye (107)

Bu yüce devletin bir ferdi olarak kalbimin en samimi hisleriyle müteşekkiriz.

Gece çalışamıyoruz jeneratör lazım, enkaza giremiyoruz hilti lazım, sprel taşı kırıldı demir kesiminde lazım olacak dediğimizde “hemen” diyerek araç çıkartan Murtaza Ersöz’e (103)

İş makinesi konusunda çıkmazlar içinden çözüm üreten Şaban Arda Yazıcı’ya,

İnsanların akın akın hücum ettiği Havalimanında koordinasyonu sağlarken halsizlikten birleştirdiği iki sehpa üzerinde 1 saat dalmayı dinlendim diyen, insanların acısı var diyerek kendi hastalığı ile ilgilenmeyen Can Kazım Kuruca’ya

Genel Koordinasyonda çözüm için gecesini gündüzüne katan Ayhan Terzi’ye

Konteynır görüşmesi için İstanbul’dan gelen iş adamını Valiliğe götürdüğümüzde derme çatma sandalyeyi vatandaşın karşısına çekerek onunla görüşmeyi gerçekleştiren ve anlaşır beden dili ve lisanla durumu izah eden Rasim Belge’ye müteşekkiriz. (İş adamı odadan çıktıktan sonra şu cümleyi kurdu. “Odada makam masası vardı oraya oturmadı bu yetkili kişi. Geldi direk karşıma oturdu.  Bu adamlarla bu enkazın altından kalkarız”)

3 gün boyunca Polonyalı ekiple çalışıp sonra Adıyaman merkeze gelerek bize katılıp arama kurtarmada, koordinasyonda zincirin bir halkası olan Allah’ın emaneti oğlum Ahmet Fatih’e,

Yakın ekip olarak çalıştığımız ve nokta tespiti konusunda minimum hata yapan Ağrı Anda ekibine ve ekip şefine,

Beraber sevinip, birlikte üzüldüğümüz Arama Kurtarma’dan Yakup Özer, Yunus Emre, Erkan Budak, Ali Tiryaki’ye

Amasra’da Maden şefi olan Alper abiye..

3 gün beraber olduğumuz KİAŞ ekibine,

5. gün enkazdan çıkarttığımız 4 yaşındaki Yağız’ın jelibon ve Eti Puf istediğini söylediğimde İstanbul’dan kolilerle Jelibon ve Eti Puf gönderen Yeni Şafak’tan Ersin Çelik’e

İstanbul’dan 17 Panelvan Aracı Adıyaman’a organize eden Kastamonu Pınarbaşı Kaymakamı Serkan Tokur’a

Gece 1’de ilçesinden geçerken Hijyen malzemesi ve suyu organize eden.. Sonrasında salgın riski var çöp poşeti lazım, Astım hastasına ilaç lazım dediğimizde ilçesinden geçen araçla Adıyaman’a ihtiyaçları gönderen Kayseri Pınarbaşı Kaymakamı İbrahim Gökmen’e (106)

Depremin 4. günü Hayvan Hastanesinin kurulumu için görüştüğümüz ve 5. gün hastanenin kurulumunu sağlayan MİA’ya..

Ve unuttuğumuz isimlere can-ı gönülden..

İKİ KİŞİ..

Enkazda bizlerin 7 saatini boşa harcatan kişiyi..

İsmi bende kalacak olan bir yetkiliyi de sahibine havale ediyorum.

Son cümle olarak; Aziz Türk milleti diye başlayan cümlelerin başındaki Aziz kelimesine bu milletin en üst makamından en sade vatandaşına kadar sığmadığını ve taştığını, birlik olma konusunda neleri yapabileceğine şahit olduk..

ŞAŞIRTICI

Gün içinde yaşanan bazı aksaklıkları koordinasyon grup yazışmalarında veya birebir görüşme ile çözmek varken İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu ile yapılan toplantıyı bekleyip eksik olarak bildiren MİA’nın tutumu şaşırtıcı..

DUA..

Malikil Mülk olan sensin Ya Rab!

Bu aziz millete tekrar böyle bir afet yaşatma..

İnsan olarak yetişemediysek, eksiğimiz olmuşsa gücümüzün ve yetkimizin sınırlı olmasından dolayı olduğunu sen biliyorsun..

Gücümüze kuvvet, aklımıza şuur ver Allahım.

DUYURU

Türkidare bünyesinde İçişleri Bakanlığı’ndan ve AFAD’tan onaylı olacak olan Arama Kurtarma ekibinin yasal sürecine başlamış bulunmaktayız.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.