Tutak ve Karayazı Bağlantısından Kaymakamın Davranışı

Eğer yanlış hatırlamıyorsak 2019 yılının Kasım veya Aralık ayı idi. Ağrı ili Tutak ilçesinde 3 terörist güvenlik güçleri tarafından öldürüldü.

Bu yazının konusu 20 kelimeden oluşan iki cümlelik satırdan sonra başlıyor. Tutak’ta öldürülen bu teröristler gencecik çocuktular. Dokunamamış, kazanamamıştık ve boşluğu dolduran PKK o çocuklarımızı kendi emelleri doğrultusunda kullanmıştı.

Yazı başlığına bakarak haklı olarak Karayazı ne alaka diye sorabilirsiniz!

Alaka şu; öldürülen bu teröristler Tutak’a yaklaşık 60 km mesafe uzaklıkta olan Erzurum ili Karayazı ilçesinden idiler. Ve teröristler Karayazı’da defnedildiğinde ne olduğunu tahmin edersiniz?

Bu arada Karayazı’nın daha önceden PKK için nasıl bir önem arz ettiğini buradan yazmamız gerekmez değil mi? Bir alt satıra geçmeden üstteki soruyu düşünerek birkaç tahminde bulunmanızı rica etsem.

Öldürülen teröristler lise öğrencisi olan arkadaşları özellikle kız olanlar mezar başına gelip intikam yemini etmişlerdi.

Bu aşamadan sonra iki soru çıkıyor karşımıza.

1. Öldürülen genç teröristleri biz neden kazanamamıştık?
2. İntikam yemini eden arkadaşlarının durumu ne oldu?

İlk sorunun cevabına girersek burada ne satırlar ne sayfalar yeter. Nasibimizde varsa eğer, bir gün çay içerken bu sorunun cevabını birlikte arayabiliriz.

İkinci sorudan devam edelim.

O dönem ilçede Mülki İdare Amiri olan Kaymakam Abdülgani Mağ duyduğumuz kadarıyla gençlerle yakın temasa geçer. Öğretmenlerle toplantı üstüne toplantı yapar. Gençlerin kazanılması gerektiği konusunda açıktan ve gizliden seminer, görüşmeler yapar.

Ve evet, evet, evet,

İntikam yemini eden o çocuklar kazanılır. Bir kişi sadece bir kişi… Kaymakam da, Vali de kişi olarak, şahıs açısından bir kişi.

Ama o bir kişi yeri gelir öyle bir dokunuş yapar ki ilçenin, ilin değil ülkenin huzuruna bri fide diker. Zira intikam yemini etmiş olan ergenden başka daha kullanışlı olan bir unsur var mıdır?

Bir kaymakam ülke huzuruna bilerek veya farkında olmadan böyle bir dokunuş yaparken o çocuklarla bire bir yakın temasta olanların ırkçılık içeren o paylaşımlarını görünce yapılacak daha çok işin, kat edilecek daha çok yolun olduğunu görebiliyoruz.

Son olarak, gençleri kurtarmakta cidden samimi isek, bir dönem daha kayyımlık müessesi devam etmeli. Gerekçesi zatınızca malumdur.  

• Bu yazıyı kıymeti bilinmeyen MİA’ya ve isimlerini bile hatırlamakta zorlandığımız kahramanlara ithaf etmiş olalım.