Böyle kaymakam varken daha ne olsun ki!

Hüseyin Akkaş

Devlet, kolay kolay herkese nasip olmayacak büyük bir nimettir. Bu nimete sahip olan kimse, âhirette büyük bir külfetle de karşı karşıya olduğunu bilmelidir. Fırsat eldeyken devletin malını devlet için harcamalı, dünyalık yığmak yerine âhiret için hazırlık yapmalıdır. Kendisi son derece rahat yaşarken halkı yoksulluk çeken devlet adamını çetin bir hesabın beklediği çok açıktır. Hazret-i Ömer (r.a.) dahi bu azaptan korkuyorsa, diğerlerinin vay haline!

(Selçuklu Veziri Nizamül Mülk)

Devlet terbiyesi almış olan Mülki İdare Amirlerimize içlerinden olan bir kaymakamdan bahsetmek istiyorum. Nizamül Mülk’ün “Devlet Yönetimi” konusunda 7 tavsiyesinden birincisi olan üstteki satırları hayatında yaşayan bir kaymakamı anlatmak istedim.

Kaymakamımız bir önceki görev yerinde Vali Yardımcılığı görevini yürüttü. İlde Valimizin bir çok görev ve yetkiyi verdiği bir mülki amir idi. Şuan bir ilçede kaymakamlık görevine devam ediyor. Hatta küçük bir ip ucu vereyim kararname öncesi ilçeye atanacak kaymakam için önceden araştırma yapılmıştı.

Kış mevsiminde uğramak nasip oldu ama çayını içmek kısmet olmadı şimdilik. Karlı havada beraberce yürüdük buluştuğumuzda. Ayakkabıları dikkatimi çekince “kaymakamım ayakkabılarınız kış için biraz ince değil mi?” diye sorduğumda “Bir hayli oldu alalı, mesleğe ilk girdiğimde almıştım” cevabı beni biraz düşündürdü. Ayakkabı al-a-maması maddi imkansızlıktan olamaz. O halde başka bir sebebi var düşüncesi ile sustum.

Kaymakamımızın mesleğe girişine baktım ki 10 yılı geçmiş.

Günler sonra bir dost meclisinde konu konuyu açtı ve söz bu kaymakamımıza geldi. Mecliste olanlardan biri kaymakam beyin tayini çıkınca evini taşımış. Eşyalardan biri çocuğuna ait olan bisiklet. Ama eskimiş diyebileceğimiz nitelikte bir bisiklet. Evi taşıyan kişi kaymakam beye “Efendim izin verirseniz ben bisikletin tekerini hemen yenisi ile değiştirip geleyim” dediğinde kaymakam beyin verdiği cevap benim aklımdaki soruyu cevaplamış oldu.

Cevap: Gerek yok, şuan kullanılabilir durumda. Babam bana bir eşyanın ömrünü sona erene kadar kullanılmasını tavsiye etmiştir. Çünkü kullanılabilir eşya yenilendiğinde israftır. O nedenle şuan değiştirilmesi gerekmiyor..

Diyebiliriz ki; kaymakamımız bu bisikleti bir başkasına verip çocuğuna yeni bisiklet alabilir..

İnsan çocuğuna bir yeni bisiklet almaz mı?.

Ve buna benzer bir çok şey sıralayabiliriz lakin bunun kararı kaymakamdadır.

İşte tam bu sırada Nizamül Mülk’ün ilk tavsiyesi olan,

“Fırsat eldeyken devletin malını devlet için harcamalı, dünyalık yığmak yerine âhiret için hazırlık yapmalıdır. Hazret-i Ömer (r.a.) dahi bu azaptan korkuyorsa, diğerlerinin vay haline!” Sözü akla geliyor.

Devenin yularına kırk düğüm attıktan sonra öldüğünde hala onun hesabını veriyorum hikayesi durumu anlamımıza yetmez mi?

Devletin böyle bir kaymakamı varken başka bir şey düşünmeye gerek var mı sizce?

Allah sayılarını artırsın. (Amin)

• Yazıda kaymakamımızın kim olduğunun bilinmemesi için küçük bazı değişiklikler yapıldı.