Balığı Tavuk Etine Benzeten Vatandaşımızın Hikayesi

Hüseyin Akkaş

Sonda söylenecek sözü başta yazmış olalım; #İyikiVarsınız

Doğu ve Güneydoğu seyahatimde bir kaymakamımızın çayını ve kahvesini içmek nasip oldu.

Kendisi, Büyükşehir olan ilimizin merkez ilçesinde vazifesini yürütmekte. Sosyal hizmet kapsamında şehit ve gazi yakınlarına yönelik yaptığı faaliyete ek olarak eşi vefat etmiş olan annelerimizi de bu faaliyete dâhil etmiş.

Her ay yakınlarında bulunan termal kaplıcaya gönderiyor aileleri. Yine böyle bir tur kapsamında ailelere yemekte balık ikram edilmiş.

Kaymakamlığın görevli personeli hanımefendi ziyaretin nasıl geçtiği, memnun kalınıp kalınmadığı konusunda ailelerle sohbet ederken yaşadıkları konuşmayı bize aktardıklarında duygulanmamak için hislerimizin körelmiş olmasından başka yol yoktu.

Aralarında geçen konuşma:

Personel: Nasıl memnun musunuz? Yemeklerden bir şikayetiniz var mı?

Aile: Yemekte verilen Tavuk eti ne kadar lezizdi. Bugüne kadar hiç böyle Tavuk eti yemedim.

Personel: Abla o Tavuk değil Balık idi…

Aile: Balık değildi olsa bilirdik… Balık olsa Hamsinin şeklini de tadını da tavuktan ayırabilirdik…

Ablamız o zamana dek balık olarak sadece Hamsi’yi görmüş ve yemiş. Diğer bir tür olan beyaz etli balığı ise beyazlığından dolayı tavuğa benzetmiş.

Kim bilir Anadolu’nun bağrında buna benzer daha ne kadar hikaye var. Günlük yaşam telaşı ve yaşama tutunma derdinde bir anlık olsun bu vatandaşlarımıza el uzatılmasının ne anlama geldiğini sizler daha iyi biliyorsunuz.

**

Dünyada salgın haline gelen ve Korona olarak adlandırılan virüse karşı yerelde tedbirlerin alınması, ülkemizde infiale yol açmaması yine değerli MİA aracılığı ile sağlanacağı gün gibi görünmekte.

Lafı uzatmanın bir anlamı yok!

Hükümetimizin aldığı ve duyurduğu tedbirlerin uygulanması yönünde yine MİA en güvenilir merci olacaktır.

Kaleme alınacak hoş olmayan birkaç anı vardı ama şu süreç ne yeri ne zamanı…